Farkında mısın?
Yazmasam olmazdı... Sabah kalktım ve önüme çıkan iki yeni içeriği gözlemledim. Biri İtalya'daki Türk öğretim görevlisiydi. Konunun ne kadar dikkat çekilmesi gerektiğini anlatıyordu. Çoğunuz denk gelmiştir.
Bir diğeri ise kim olduğunu bilmediğim fakat tıp ile ilgili olduğunu düşündüğüm bir sağlık görevlisiydi. Sağlık görevlisinin söylemi İtalya'daki Türk'ten çok farklıydı. Adeta bu konuyu büyütmememiz gerektiğini söyler şekilde griple karşılaştırmalar falan yapıyordu.
Şimdi bu iki insanın aktardıkları öyle farklı ruh halleri ki, kime inanalım? Yaşayana mı yoksa uzmana mı?
Ben bu konuda şöyle bir yol geliştirdim. Bilim adamı rahatlığında ve deneyiminde fakat normal insan titizliğinde olmayı tercih ediyorum.
Düşünsenize, her gün binlerce vaka ile karşı karşıyasınız ve doktorsunuz mevzuyu biliyorsunuz. Tabii ki rahat davranırsınız. Bu bir mesleki deformasyon. Fakat bizler normal insan rahatlığı veya kaosu üretmeden yapmamız gerekeni yapmalıyız.
Yahu yapmamız gereken çok basit bir şey. İmkanlar dahilinde yap kurtul.
1. Dışarı çıkma, evinde otur.
2. Kişisel temizliğine ve özellikle el temizliğine dikkat et.
3. Sürekli elini bir yere değdireceksin o bakımdan elini gözüne, burnuna, ağzına sürme.
4. Mecbursan insanlarla aranda mutlaka mesafe tut ve eve de bir zahmet misafir çağırma.
Bunları yapıp enfekte olan bir kişi var mı? Sanırım yok.
Sonuç: Herkesin sağlığı önce bireysel sağlıktan geçiyor. Kendimize dikkat edelim ve sevdiklerimizi koruyalım.